Açlık sınırı ve yoksulluk sınırı TÜİK, Sendikalar ve bazı Bağımsız Kurumlar tarafından belirli dönemlerde hesaplanıp açıklanır. Açıklanan değerler genelde birbirinden farklı oluyor.
Sendikaların ve bağımsız kurumların açıkladığı değerler toplumda daha gerçekçi kabul edilir.
Gerçek değerlerden daha düşük değerlerin açıklanması, açlık sınırında ve yoksulluk sınırında yaşayan insanların durumunu iyileştirmiyor; yalnızca kağıt üzerinde kalıp algı yaratmak amaçlı kullanılıyor.
Bu gerçeğin altında açıklanan değerlere göre belirlenen asgari ücret ve asgari emekli maaşları aç ve yoksul insanların durumlarını daha da kötüleştiriyor.
Siyasetçilerin açlık sınırına ittiği, yoksul bıraktığı insanların durumunu yine siyasetçilerin kağıt üzerinde farklı göstererek algı yaratması insanları daha çok açlığa ve yoksulluğa itiyor.
AÇLIK SINIRI nedir?
Dört kişilik bir ailenin, sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için bir ayda gıda için yapması gereken asgari harcama tutarını tanımlar. İnsan onuruna yaraşır düzeyde yaşam sürdürebilmek için gereken harcama tutarı, aslında gıda ile sınırlı değildir.
YOKSULLUK SINIRI nedir?
Gıda harcaması yanında giyim, konut, ulaşım ve diğer zorunlu ihtiyaçlar için gerekli tutarın da ayrıca hesaplanmasıyla belirlenen asgari gelir durumudur.
ENFLASYON nedir?
Enflasyon, en temel tanımıyla, günlük hayatta çokça kullanılan mal ve hizmetlerin fiyatlarının genel düzeyinin sürekli artışını ifade eder.
Yani sabit geliri olan bir insan bir ay önce 80 Türk Lirasına 30 yumurta alabiliyorken bugün 80 Türk Lirasına 20 tane yumurta alabiliyor.
Enflasyon açlık sınırını ve yoksulluk sınırını sürekli yükselten bir unsur ve halkın bu engeli aşması olası değildir.
Mersin İMECE Gazetesinde 24/03/2024 tarihindeki ENFLASYON: SIKI PARA POLİTİKASI VE SONRASI??? başlıklı yazımda yazımı da okuyabilirsiniz.
Açıklanan rakamlar bir yana aslında vatandaş aç mı, yoksul mu olduğunu kendisi çok iyi biliyor.
Çünkü bu iki olguyu çoluğuyla, çocuğuyla yaşıyor hissediyor; açım, yoksulum diyor.
Aslında neden açlık çekiyor, neden yoksul onu da çok iyi biliyor AMA GÖNÜL VERDİĞİ SİYASİ PARTİLERE ve SİYASETÇİLERE KONDURAMIYOR SUÇU…
Tabii ki siyasetçilerin suçu bu durum!
SİYASETÇİLER YOKSULLAŞTIRDIĞI İNSANLARI, YOKSULLAŞTIRDIĞI GİBİ VARSILLAŞTIRABİLİR DE…
YETER Kİ BİR AVUÇ İNSANIN ÇIKARINI DEĞİL MİYONLARIN ÇIKARINI DÜŞÜNEREK HAREKET ETSİNLER.
TÜRKİYE’DE BİR AVUÇ İNSAN SİYASİ YANDAŞLIKLA VE ÇIKAR İLİŞKİSİ İLE ORANTISIZ BİR ŞEKİLDE PARA KAZANDIRILIP VARLIK SAHİBİ OLUYORLAR AMA SİYASETÇİLERE ASIL GÖNÜL VERİP UMUT BAĞLAYAN, SİYASETÇİLERİ EL ÜSTÜNDE TUTUP OYLARIYLA MAKAMLARA GETİREN MİLYONLARCA İNSAN AÇLIK SINIRININ ALTINA İTİLİP YOKSULLAŞTIRILIYOR.
Sonra da sosyal yardımlar adı altında birer parmak bal ile, bir parmak bal bile değil aslında, minnet duygusu aşılanıyor insanlara, bunun algısı yaratılıyor.
İŞTE YOKSULLAR BUNU İDRAK ETTİKLERİNDE YOLSUZLARLA MÜCADELEYE BAŞLAYABİLİRLER
SİYASETİN VE SİYASETÇİNİN ESARETİ ALTINDAN KURTULUP ÖZGÜR İRADESİYLE DÜŞÜNÜP DAVRANIRLARSA HAREKETE GEÇEBİLİRLER…
AÇLIĞIN, YOKSULLUĞUN KADER OLMADIĞINI ANLAMALARI LAZIM İNSANLARIMIZIN…
YOKSULLUK YOLSUZLUĞU YENMEK ZORUNDA!
BUNUN DA YOLU BİLİNÇLİ DAVRANIP ÖNÜNE KONAN SANDIKTA, ÇOLUĞUNU ÇOCUĞUNU GELECEĞİNİ DÜŞÜNÜP GEREKTİĞİ GİBİ OY KULLANMASIYLA OLUR.
SİYASETÇİYİ USLANDIRMANIN YOLU SANDIKTAN GEÇER.
YOKSULLUK SANDIK FIRSATINI İYİ DEĞERLENDİRİRSE YOLSUZLUĞU YENEBİLİR!
YARIN DA (31 MART PAZAR) BU GÜNLERDEN BİRİ…
BU ÖNEMLİ GÜNDE MESAJINI VER!
BANA KADER DİYE ALGILATILAN BU KADERE RAZI DEĞİLİM DİYECEĞİN GÜN BUGÜN!
YENMEK İÇİN TEK MALZEMEN VAR, O DA KULLANACAĞIN OYUN.
YARIN SANDIĞA GERÇEKÇİ DÜŞÜNEREK KARARINI VERMİŞ OLARAK GİT LÜTFEN…
OYUNU İYİ VE DOĞRU KULLAN!
HADİ SANDIĞA, KADERİNİ DEĞİŞTİRECEĞİNİN MESAJINI VER!
KİME OY VERECEĞİN KONUSUNDA KARARSIZSAN KİME OY VERELİM? BAŞLIKLI YAZIMI OKUYUN LÜTFEN
Hoşça kalın, yeni yazımda buluşmak üzere…
Comments